16 Şubat 2013 Cumartesi

İSTANBULUMUZDAMIYDIKNE?




ufuklar dönüyor akşama, bak ikimiz
bir ağızdan o şarkıyı en son
ne zaman söylemiştik?

aşkı tartardın ya balıkpazarı'na
hınzırca indirilmiş uskumru kanadında
çapari dönerdi,köprüden, gece düşerdi
çatana yoktu ama fenerbahçe vapuru
durmadan simit taşırdı muhteris martılara
iz koyardık ardından anaforunun
mavi tuz gezdirir gibi lakerda tabağında
görenler sarhoş derdi, oysa biz
köprünün kanatlarında şişe kırıp
alabildiğine yalan söylemiştik

üsküdar'a kızkulesi giydiren
tekfurun remilden korktuğu kadar
korkuyorum şiirinden, gerçek bu.
bazen dümdüz diziyorsun hani sunturlu
teyakkuzu dağınık dizelere
bazen ite-çeke teraziye sıklet bekletiyorsun
bir şey değil ki eklediğim yarım yamalak
kelimelere öfkeli derbeder alınganlık
bir şey değil kadı köyünden yalınayak geçen
hızır kovalıyışım
öyle oluyor bazen bastığı yeri yeşillendiren
adımlardan ürktüğümce ürkeğim şiirine
ne de olsa sorana kendimizi
kaltaban söylemiştik

sen istanbul’a bak kuleler arasından
acemaşiran besteler düzecek tanburi cemil
izak’ın kemençesi tarayacak yosunlu dubaları
alabildiğine taş plak,bir o kadar gam
sen istanbul’u yaz nasıl olsa vapurlar
haylaz çocukları taşıyacak mazot rengi sulara
bayat susamları dişdiplerinden ayıklayan kürdan bile
daha medeni bu balgamlı kaldırımlardan
küfretmiştik bir ağız dolusu şehremânetine
oy vermiş, sandık kırmış, nutuk düzmüştük öyle
hem falan hem filan söylemiştik

aşkın kantarını indir şimdi galata bizden yalancı
boğazkesen istiklale dayanan bir külhânî yanımız
çiçek pazarı'nda gül devşirmeye gidelim,gel
eyüp’te tazeleyelim imanı ve çayı
haliç’e yoksul ve kırılgan kürek izlerinden vav çizelim
tersânenin arkasında şâhidesiz pargalı
şişhane'de boyuna ölü memesinden süt emen
meyyitzade efsanesi
bunları yazalım ya, yazıyorsak şiire
ürkütüğümüzden öte yokuşsuz küheylan söylemiştik
yemin etsem belki kayda geçmez
inan söylemiştik.





2 yorum:

Adsız dedi ki...

çok güzel :)

Unknown dedi ki...

güzel paylaşım.bloğunuzu takibe aldım:)banada beklerim:)